Türkiye Kızılayı’nın, Türkiye’de kan bağışı bilincini artırmak amacıyla başlattığı ‘Birbirimize Candan Bağlıyız’ kampanyası devam ediyor. Kampanya kapsamında 2024 yılında 1 milyon 266 bin 587 ünite kan bağışı alınırken, oranların dünyadaki kan bağışı ortalamasının altında kaldığı ifade ediliyor.
Kızılay’ın hem düzenli kan bağışçısı oranını artırmak hem de mevsimsel olarak düşen kan bağışlarından dolayı azalan stok seviyesini ihtiyacı karşılayacak rakamlara çıkarmak amacıyla ‘Birbirimize Candan Bağlıyız’ sloganıyla başlattığı kan bağışı kampanyası devam ediyor. 2024 YILINDA YAKLAŞIK 1 MİLYON 300 BİN KAN BAĞIŞI Türk Kızılayı’nın verilerine göre; 2024 yılının başından bu yana 1 milyon 197 bin kişiden, 1 milyon 267 bin ünite kan bağışı alındı. Bu bağışçıların ise 830 bininin düzenli kan bağışçısı olduğu saptandı. En çok kan bağışı lise mezunlarından gelirken, onu sırasıyla lisans, ilkokul, ortaokul, ön lisans ve yüksek lisans takip etti. Kadın kan bağışçısı oranı yüzde 12,2 seviyesinde tespit edildi. 2024 yılında kadın bağışçılardan gelen bağış sayısının ise 148 bin 664 ünite olduğu ve bu bağışların yüzde 50’sinin düzenli kan bağışçılarından oluştuğu belirtildi. EN FAZLA 20 YAŞINDAKİLER KAN BAĞIŞLIYOR Kadın bağışçılarda en çok 20 yaşındakiler kan bağışlarken, kadın kan bağışçılarının yüzde 50’den fazlasının 19-35 yaş aralığında olduğu belirlendi. Türkiye genelinde kan bağışlayanların yüzde 50’den fazlası 26-45 yaş aralığında yer alırken, 20 yaşındakilerin en çok kan bağışlayan grup konumunda olduğu tespit edildi. NEDEN 14 HAZİRAN? Kızılay Avrupa Bölge Kan Merkezi Müdürü Gülhayat Kızanlık, 14 Haziran’ın önemine değinerek, ‘’Türk Kızılayı olarak biz ‘Birbirimize Candan Bağlıyız’ sloganıyla bir kampanya başlattık. İnsanlar gönüllü kan bağışı yaparak aslında sadece kan bağışı yapmış olmuyorlar. Bir hastanın yaşama tutulmasına vesile oldukları için aslında bir bağ, bir can bağı oluşturuyorlar. Bu nedenle biz bağışçılarımızla ‘Birbirimize Candan Bağlıyız’ sloganıyla yola çıktık. 14 Haziran günü, A-B-O kan grubunu bulan Nobel ödüllü bilim insanı Karl Landsteiner’ın doğum günü. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü tarafından da gönüllü kan bağışçıları günü olarak akdedilmiş. Biz de 14 Haziran gününü bu nedenle bağışçılarımıza bir teşekkür için vesile olarak görüyoruz. Küçük hediyelerimizle kendilerini kan bağışı noktalarımıza bekliyoruz’’ dedi. ‘’ÜLKEMİZDE YILLIK 3,5 MİLYON ÜNİTE KAN İHTİYACI VAR’’ Kızanlık, günlük 8 bin 500 kan bağışçısına ihtiyaç duyulduğunu belirterek ‘’Düzenli kan bağışı oranının yüzde 70 yüzde 80’lerde olması gerekiyor. Kan, acil değil sürekli bir ihtiyaç diyoruz. Bu da şundan kaynaklanıyor. Özellikle acil bir ihtiyaç olduğunda kanın hazır halde testleri çalışılmış ve gerekli işlemlerden geçirilmiş olarak, hastaneye sevk edilmek üzere transfer edilmeye hazır şekilde depolarımızda olması gerekiyor. Bu nedenle hastane tarafından acil olarak addedilen bir kan aslında bizim depolarımızda sürekli olarak bulunmak zorunda. Bu stoğu da ancak düzenli kan bağışçılarıyla sağlayabiliriz. Ülkemizde ortalama olarak 3,5 milyon yıllık kan kullanımı söz konusu. Bizim de Kızılay olarak ülke stoğumuzun en az 70 bin ünitenin üzerinde olması gerekiyor anlık olarak. Neden 70 bin ünite? Çünkü ülkemizde yaklaşık bin 200 hastaneye hizmet veriyoruz. Bu hastanelerin haftalık kullanımı da yaklaşık 70 bin ünite. Bu nedenle haftalık olarak kullanılan bu 70 bin ünitenin bizim stoklarımızda her daim hazır olması gerekiyor. Bu da günlük olarak yaklaşık 8 bin 500 kan dostuna ihtiyacımız olduğunu gösteriyor’’ ifadelerini kullandı. ‘’MEVSİM SICAKLARI KAN BAĞIŞINI OLUMSUZ ETKİLİYOR’’ Kızanlık, fazla sıcak ve fazla soğuk havalarda bağış oranlarının düştüğüne dikkat çekerek ‘’Şu an mevsim koşullarının üzerinde yaşanan sıcaklıklar maalesef negatif etkiliyor. Kan bağışında düşüşe sebep oluyor. Gördüğünüz gibi salonumuz da boş. Sıcak havada insanlar bağışa çok zaman ayıramıyor ya da evinden dışarı çıkmıyor. Bu nedenle böyle dönemlerde de soğuk hava koşullarında da aynı şekilde bağışlarımızı olumsuz yönde etkilemekte maalesef’’ diye konuştu. ‘’DÜZENLİ KAN BAĞIŞI YÜZDE 50’NİN ALTINDA’’ Dr. Kızanlık, düzenli bağışın şart olduğunu vurgulayarak “Düzenli kan bağışı oranı, ülkemizde yüzde 50’nin altında. Yüzde 70 yüzde 80’lere çekmemiz gerekiyor bunu. Bu da ancak işte düzenli olarak bağış yapıldığında, 365 gün kesintisiz bağışın sağlandığı durumda söz konusu’’ dedi. ‘’30 DAKİKADA HAYAT KURTARABİLİRLER’’ Kızanlık, kadınların 4, erkeklerin 3 ayda bir bağışta bulunabileceğini aktararark ‘’318 bölge kan merkezi ve ona bağlı olarak çalışan 69 kan bağış merkezinin bünyesinde günlük ortalama 300 noktada ülke genelinde hizmet veriyoruz. 4 bin çalışanımızla. İnsanların ayaklarına giderek bulundukları yerlere yakın yerlerde ekipler düzenleyerek kan bağışını toplamaya çalışıyoruz. Belirli dönemlerde Milli Eğitim ile üniversitelerle, kurumlarla, çeşitli STK’larla çalışmalar yürütüyoruz. En çok ama gönül bağışçılarımızın bizim bağış noktalarımıza ulaşması ile kanı topluyoruz. Onu da nereden ulaşabilirler diye sorarsanız ‘kanver.org ‘sitemizden, 168 çağrı merkezimizden ya da telefonlarına indirecekleri aplikasyon sayesinde kendilerine en yakın bağış noktasını seçerek başında bulunabilir. Kan bağışı; kayıt, doktor kontrolü, bağış ve dinlenme ile maksimum 30 dakika geçmemekte. Yani 30 dakikalarını ayırarak aslında bir hayatın kurtulmasına vesile olabilirler. Erkekler 3 ayda bir düzenli olarak kan bağışında bulunabilir, kadınlar da 4 ayda bir düzenli olarak başında bulunabilirler’’ diye konuştu.